Sevgili Billur Hanım ve Değerli Panda Ailesi,
Yiğit’i sizlere teslim ettiğimizde 2,5 yaşındaydı ve hararetli tartışmalar yaşamıştık evde. Gönderip göndermeme konusunda. Acaba erken miydi? Nerdeyse hiç konuşamıyordu, altına bez bağlıyorduk hala. İlk ve tek çocuğumuz olması nedeniyle normalden daha fazla titizleniyorduk ve endişelerimiz vardı. Ama başladıktan kısa bir süre sonra eşimle bir şeyin farkına vardık; sadece Yiğit'i hayata değil bizleri de ebeveynliğe hazırlıyordunuz.
Her okul günü severek ve heyecanla gitti okula Yiğit. Aradan geçen yıllar içinde tüm sosyal alışkanlıkları kazandı. O'nun bu hızlı gelişimini keyifle, heyecanla hatta biraz da şaşırarak izledik.
Bugün okuldaki son günü. Artık ilköğretim hayatına atılıyor. Geriye dönüp baktığımızda O'nun için yaptıklarınıza bir değer biçmemiz mümkün değil.
Yiğit, işitme engeline rağmen çok güzel konuşuyor, şarkılar söylüyor. Çok güzel resimler yapıyor ve bu konuda 2 tane ödül kazandı. 5 yaşında yüzmeyi öğrendi. Yazmayı ve okumayı öğrenmeye başladı. İngilizce kelimeler ve ifadeler biliyor. Sayılarla ve matematikle arası çok iyi. Arkadaşlığı ve paylaşmayı öğrendi. Daha neler neler. Ama bizim için en önemlisi; inanılmaz özgüveni olan, toplumla iletişim kurabilen ve insan sevgisi çok fazla bir çocuk oldu.
O'nun sosyal geleceğiyle ilgili hiçbir endişemiz olamaz sayenizde.
Tüm Panda Ailesine sadece Yiğit için değil, biz veliler için de yaptığı herşeye sonsuz teşekkürler. Bizlerin hayatında bundan sonra her zaman hakkınız olacaktır. Umarız helal edersiniz. Sizi hiç unutmayacağız.
Saygı ve Sevgilerimizle
Ceyda – Metin ERLAT
Sevgili Billur Hanım, Deniz Hanım ve tüm Panda Ailesine;
Bu mektubu size ofisteki masamda bugünkü okul ziyaretimden sonra yazıyorum bir yandan da gözyaşlarımı tutamayıp zırıl zırıl ağlıyorum. (ofistekilerde şaşırdı kaldı!)
Bir annenin evladını okulunda böylesine mutlu görmesi o kadar güzel bir duygu ki insan bu hissi tarif edemiyor ancak düşündükçe mutluluktan ağlıyor.
Canım kızımın gözleri bugün havuzunuzda yüzerken ancak gerçekten çok mutlu olduğu zamanlardaki gibi pırıl pırıl parlıyordu. Bunu görmek hissetmek tarif edilemeyecek bir duygu...
3,5 yaşından itibaren en değerli varlığımızı adeta bir anne sevgisiyle koruyup, gözetip, büyüttünüz.
Bir anne baba olarak üzerine titrediğimiz kızımızı bir tek gün bile aklımızda soru işareti kalmadan her gün Panda ailesine emanet ederek tam bir güvenlik duygusuyla işlerimize gittik.
Tüm Panda ailesine emeklerinizin karşılığı olarak gönülden sonsuz teşekkür borçlusuyuz.
Sizler kızımızı çok mutlu bir çocuk olarak yetiştirip korudunuz. Allah da sizleri mutlu etsin ve korusun.
Panda ailesini asla unutmayacağız ve çok özleyeceğiz, hiç ayrılmamak dileğiyle her şey ama her şey için sonsuz teşekkürler.
Sanem KARABAĞ
Sn. Billur Hanım;
Duru’ya bugüne kadar yüklediğiniz güzelliklerden dolayı çok teşekkürler. Sizleri unutmayacağız.
Sinem KILIÇ
Sevgili Panda Ailesi;
Birlikteliğimizin son günlerinde sizlere teşekkürü bir borç bilirim.İki evladımı da anne şevkatiyle sarıp sarmaladınız , eğittiniz , öğrettiniz.Onlar okuldayken bir gün bile "acaba" geçmedi içimden.
Sizleri tanıdığım , çocuklarımı PANDA 'ya verdiğim için kendimi çok şanslı hissediyorum.Umarım bütün anneler de benim kadar şanslı olur.
Hepinize canı gönülden teşekkür ediyorum.
Sevgiler
İrem Ersoy ESER
Öncelikle gerek eşim , gerek kendim adına ki asıl oğlumuz Toprak KEZER adına , göstermiş olduğunuz yakın ilgiden dolayı ne kadar teşekkür etsem azdır.Hani bazı şeyler vardır ne para ile ne de teşekkür ile ifade edilip , yeri doldurulamaz , Sizin işiniz de sanırım böyle birşey...
Her ne kadar sizler için yaşadığınız tecrübelerdendir ki normal bir zaman dilimi olsa da , Bizler için belki de ilk çocuğumuz ve hayatın ilk defa bu evresinde olmamızdan dolayı, Heyacanımız ve acemilğimiz had safhada..
Bunca heyacanın yanında sizlerin ise o sakin ve bir o kadar olumlu tavrınız , gerek ortam gerekse öğretmenleriniz ki Ebru Hn.ın ayrıca bir yeri var, Tüm bu olumlu atmosfer dahilinde bizlere aktardığınız elektrik ve şu andaki durumlar , Bizler için anlatılmaz bir güven ve sevgi seli...
Hayatın bu tadında sizlerle var olmak, Ayrıca geleceğe bir şekilde sizinle güven duygusuyla bakmak, Anlatılmayıp yaşanası tadında bir güzellik..
Umarım bundan sonraki günlerimiz sevdiklerimizle ki sizlerle , sevildiğimiz nice güzel günleri nasip eder,Güzel olan ne varsa yaşamak ,yaşatmak dileğiyle...
İyiki Varsınız...
Korcan Kezer ve Ailesi
Panda'nın kıdemli velilerinden biri olarak(iki kızım da Panda'lı) o kadar çok söylemek istediğim övgü dolu söz var ki, nereden başlayacağımı bilemiyorum.
Okul arayışı içindeki velilere öyle canla başla Panda'yı anlatıyorum ki, veliler kesin Billur Hanım'dan komisyon aldığımı düşünmeye başlıyorlardır(Kesinlikle komisyon almıyorum). Ama elimde değil Panda'da çocuklarım, eşim ve ben öyle mutlu olduk ki bunu herkesle paylaşmak istiyorum.
Bütün öğretmenlerimizi ve çalışanları çok sevdik(Ayşe Teyze ve limonatasının ayrı bir yeri var tabii ki.). Kızlarımın, benim bile farkında olmadığım yeteneklerini ortaya çıkardılar. Ve zaten emin olduğum eğitim başarılarını da büyük kızım ilkokula başladığında gözlemledik.
Panda ailesinin bir üyesi olmaktan çok memnun oldum ve gurur duydum. Eminim kızlarım ne kadar büyüse de biz hep Panda'lı olacağız. Torunlarımızda tekrar görüşmek ümidiyle.
Hazal Oğuz(2005 mezunu) ve Eylül Oğuz'un(ana sınıfı) annesi
Müge OĞUZ
Çocuklarımızın Türkiye deneyimini bu kadar kısa sürede bu kadar pozitif olarak nasıl etkileyebildiğinizi anlamış değiliz. Yarattığınız geliştirici, sevgi dolu, öğretici çocuk yuvası sayesinde Kaplan ve Ben çok olumlu deneyimler elde ettiler. Yatılı çıkma olanaklarını yaratsanız sanıyorum hem Kaplan hem de Ben ilk müşterilerinizden olacaklardır. Bu zor dönemlerinde onlara gösterdiğiniz şefkat için çok teşekkür ederiz. Panda'nın ve ekibinin başarılarının devamını dileriz.
Kurtaran Ailesi
Sevgili Panda Ailesi,
İzmir'e yerleşme ihtimalimiz ortaya çıktığında ilk araştırdığımız konu güvenilir bir anaokuluydu. Referanslar sayesinde alternatifsiz tek seçeneğimiz Panda oldu. Tatilde Türkiye'ye gelip sizinle tanıştığımızda Eda daha 19 aylıktı :)
Birkaç ay sonra kuzularımı getirip size emanet ettiğimde tek bir talebim olmuştu; Yavrularıma şefkatle yaklaşılması... Sonraki 3 yıl boyunca onlar için ikinci bir yuva olan Panda'ya gitmek için her sabah neşe ve gittikçe artan bir hevesle çıktılar evden. Ve biz de her sabah sadece şefkat ve ilgi değil, beklentimizin ötesinde eğitim kalitesinin yanı sıra beslenme ve hijyen konularında da en üst standartların sağlanmasının gönül rahatlığıyla onları güvenli ellerinize bıraktık.
Ege ve Eda'nın girdikleri her ortamda uyum ve duyarlılıklarıyla dikkat çeken, herkesin hayranlıkla takdir ettiği mutlu ve yaratıcı küçük birer insan olmalarında Panda ailesinin her kademesindeki her bir ferdinin ayrı ayrı emekleri çok büyük.
Bugün bu güzel aileye veda ederken, sizlere teşekkür etmekten ve hakkınızı ödeyemeyeceğimizi ifade etmekten başka bir şey gelmiyor elimizden.
İyi ki varsınız, iyi ki yanımızdaydınız. Kalplerimizdeki yeriniz hiç değişmeyecek.
Selam ve sevgilerimizle
Eda, Ege, Elçin, Caner DEMİR
Bu yıl küçük bebeğimle ilgilenmek zorunda kaldığım içim kızımın okuluna (bunu kullanmamı o istiyor, çünkü büyümüş artık) uğrayamamak zaman zaman beni üzüyor hatta tedirgin bile ediyor, biri bütün gün koynumdayken diğeriyle hafta için günde sadece dört saat birlikteyim çünkü. Müthiş bir özlem duyuyorum dolayısıyla.
Sözü uzatmadan; cuma akşamı misafirlerimiz vardı, Masal abur cubur çekmecesinden bir paket bisküvi getirdi, iki çocuk misafirle beraber yediler. Çocuklar dipte kalanları isteyince Masal paketi alıp çekmeceye götürdü. Babası çağırıyor, "getir ver", misafir aile "çocuktur boşverin" diyor. Ben mutfaktaydım. "Annem, ver, yesin çocuklar, madem açtın bitirin!" dedim. O sırada dipte kalan iki bisküviyi aldı, biri düştü, düşeni bana uzattı, evde yere düşen çöp olur çünkü. "Anne iki tane kaldı, biz üç kişiyiz." dedi (cümleleri aynen yazıyorum). Devam etti: "Anne, biz okulda böyle yapıyoruz, meyve saatinde, elma, armut yiyoruz, bir dilim kalınca, öğretmenimiz ikinci dilim isteyen var mı diyor, o zaman işte kim istiyorsa bölüyoruz, üçe bölüyoruz, ikiye bölüyoruz." O da aynen okulda gördüğü gibi elindeki tek bisküviyi üçe böldü.
İşte budur yazmamın asıl nedeni. Kızımla gurur duydum, Panda'ya gönderdiğim için kendimle gurur duydum!
Bu sebeple size teşekkür ediyorum... Hepinize, herkese...
Hülya Özdem Sür
Yarın akşamüstü kızımı okuldan alıp sizlerle vedalasacağım , vedalaşacağız... annemden başka kimseye bırakamadığım kızımı iki yıldır sizlere emanet ettim ve de ona kattığınız herşey için çok teşekkür ederim... umarım birkaç yıla kadar yine görüşürüz:))
Deniz Kılıç HADİMLİ
Her anne çocuklarının yanında bulunamadığı anlarda onların sağlıklı, mutlu ve huzurlu olduğunu bilmek ister. Sevgili ikizlerim Zeynep ve Kılıç'ı Panda'ya getirdiğim 3 sene boyunca ben bunu hep bildim. Ayrıca bildim ki çocuklarım emin ellerdeyken aynı zamanda Ayşe teyzelerinin yaptığı en güzel yemeklerden yediler, en güzel oyunları oynadılar ve mükemmel şekilde eğitildiler.
İşin en güzel tarafı onlarla birlikte biz aileler de eğitildik.
Sevgili psikologunuz Deniz Erdoğdu ve Prof. Dr. Ayşen Baykara sayesinde çocuklarımızla ilgili sorunlarımızı nasıl çözümleyebileceğimizi öğrendik. Uyguladığınız çoklu zeka yöntemi sayesinde çocuklarım her gün Panda'ya heyecanla gitti. Döndüklerinde yaptıkları etkinliklerin onlara verdiği özgüveni ve mutluluğu büyük bir keyifle izledim.
Eşimle birlikte şüpheye düştüğümüz zamanlar oldu acaba çocuklarımız Panda'da evlerinde olduklarından daha fazla mı mutlu oluyorlar diye. İtiraf edeyim biraz kıskandık. Zamanla sizleri daha iyi tanıdıkça sebebini anladım. Çocuklar haklıydı çünkü siz bütün bu anlattığım ve anlatamadığım daha bir dolu şeyi yaparken onlara en önemli şeyi koşulsuz sevgiyi veriyordunuz. Üç sene boyunca çocuklarımıza verdiğiniz güzellikler için ve biz ailelere yaşattığınız huzur için yürekten teşekkür. Sizleri çok özleyeceğiz.
Not: Tek sitemim bizi Panda ilköğretimsiz bırakmanızdır.
Günnur AKEL
Sevgili PANDA Öğretmenleri...
Çok çok teşekkür ederim! Kaplan ile Ben Panda çok mutludurlar. Öğretmenlerini çok seviyorlar.
Fiona